Adana'da akıl tutulması yaşatan ibretlik olaylar zinciri kesintisiz devam ediyor.. Bir bakıyorsunuz daha dün kanlı bıçaklı olanlar çıkarları icabı yan yana gelmiş, bir de bakıyorsunuz iktidar partisinin milletvekili çete sanıklarıyla sabah kahvaltısında buluşmuş.. Bu isimleri birlikte olmaya zorlayan kurgunun ne olduğunu irdelemeden önce Zihni Aldırmaz cephesinde yaşanan panikle yüzleşelim..
Aldırmaz'ın baskın iddiasını yalanlayan Vali Hüseyin Avni Coş'un verdiği yanıt çok anlamlıydı..
"Söz konusu belediye yönetimi hakkında intikal eden usulsüzlük ve yolsuzluk ihbar ve şikayetlerinin titizlikle ele alınıp incelenmesinden duyulan rahatsızlığı yalan haberler yayarak saptırmaya çalışmak hukuk ve etik dışı bir davranıştır.."
Meali şu olsa gerek..
Adana Büyükşehir Belediyesi ile ilgili bir yığın ihbar ve şikayet söz konusu.. Vilayetiyle polisiyle devletin tüm kurumları mevzulardan haberdardır.. Devlet adına bunların takibini yaparken bilgi ve belgelere ulaşma noktasında zorluk çıkartılmaya çalışılıyor.. Bunun kaynağı da bizzat Büyükşehir'in kendisidir.. Halbuki bir hukuk devleti olan ülkemizde herkes gibi Zihni Aldırmaz'ın da yasa ve yönetmeliklere uyma zorunluluğu var.. Hele hele devletin iki kurumunun uyumlu çalışması gerekirken..
Hatırlayın..
Zihni Aldırmaz, Adana Haber'de yayınlanan "Ortak Aklın Hedefi, Vali.." manşetinden daha birkaç saat sonra "Haber tamamen yalan, sayın Valimizle hiç bir sorunumuz yoktur.. Uyum içerisinde çalışıyoruz.." demişti..
Madem uyumlusun da;
Soruşturmaya ışık tutması için Adana Valisi'nin istediği belgeleri vermekten neden imtina ediyorsun.? Açığın yoksa rahat olmalısın Zihni Bey, kim bilir belki de soruşturmalar sonucunda aklanacaksın.. Kaldı ki korkunun ecele faydası yok..
O halde bu paniğin sebebi.???
Hah, işte zurnanın zırt dediği yer burasıdır..
Sırtından polisin operasyonları eksik olmayan Büyükşehir Belediyesi'ndeki panik ve korku, bilinçli bir kriz yaratma çabasına dönüştü.. "Suni kriz yaratalım da, ileride bir polis operasyonu olduğunda hem kişisel hem de siyasi kılıfımız şimdiden hazır olsun.." mantığıyla yürüyorlar.. Aldırmaz'ın devletle arasını germe politikasının arka planında yatan gerçek budur.. Yoksa bir günde ne değişti de şehrin Valisi ile Başkan Vekili'nin arası açılıverdi..
Anlayabiliyorum;
Kötü sonun başlangıcında olmanın ruh hali.!
Gelelim Ali Küçükaydın'a..
Üç dönem AK Parti'den milletvekilliği yaptı.. Adana'da siyasetini yerli ekseni üzerinde oturtmaya çalışıyor.. Bu noktada AK Parti'nin ayrımcılığı reddeden bütünleştirici politikasıyla çelişiyor..
Bu arada Küçükaydın Adana Büyükşehir Belediyesi'ndeki çete sanıklarıyla da sabah kahvaltısında buluşmayı ihmal etmiyor.. Neden.? Bu soruya cevap verebildiğimiz oranda gerçeğe yaklaşabiliriz..
Birincisi.. Küçükaydın dönem sonunda milletvekililği bitip boşa düşecek.. Ama kafasında 'siyasete devam' var.. AK Parti'de miadı dolduğuna göre yeni partisi MHP olacak.. Bu bağlamda Aldırmaz ve ekibinin kurgusuyla hedefe konulmak istenen şehrin Valisi ile çatışarak adresini, safını işaret edecek..
İkincisi ve daha da önemlisi.. Remzi Oğuz Yılmaz meselesi..
Adana İl Özel İdare Genel Sekreterliği sırasında Yılmaz'la Küçükaydın'ın sıkı fıkı dostluğu vardı.. Her ne kadar Ziyaeddin Yağcı Yılmaz'a "Adın sıkıntılı işlere karışmış.. Bence bırakıp gitmelisin.." demiş olsa da basın toplantısında politik ağızla konuştu.. Aslında AK Parti milletvekili Ali Küçükaydın gibi sayın Yağcı da Remzi Oğuz Yılmaz'ın görevinde kalmasını şiddetle arzuluyordu..
Neyse, Küçükaydın Vali Coş'tan kankası Remzi Oğuz Yılmaz'ı görevine iade etmesini istedi..
Olumsuz cevap aldı.!
Milletvekili, devletin valisiyle soğuk savaşı o gün başlattı..
Bu arada Ziyaeddin Yağcı, İl Özel İdare eski Genel Sekreteri'nin yüzüne hakkındaki hangi iddiaları aktardı bilemiyorum.. Bu yüzden Büyükşehir'deki çete operasyonu iddianamesinde yer alan tapelerde adı geçen Remzi Oğuz Yılmaz'la ilgili yorumu kamuoyuna bırakmak yerinde olur.. Ama gerek Yağcı'nın kullandığı söylem gerekse iddianeme dikkate alındığında Vali'nin Özel İdare ile ilgili tasarrufuna da hak vermemek mümkün değil..
Adana kurgular mekanı, rantçı cenneti, kirli ilişkilerden örülü koca bir yumak.. Ve bunu bozmak üzere, Ankara bir Vali göndermiş..
Şimdi anladınız mı.?
Niye sevsinler Hüseyin Avni Coş'u.!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder