15 Ocak 2013 Salı

Onursuzca yaşamak, insan gibi ölmek.!



Dün büyük şair Nazım Hikmet'in 111. doğum günüydü.. Nazım, 'Büyük İnsanlık' şiirinde,
"Büyük insanlığın toprağında gölge yok
sokağında fener
penceresinde cam..
Ama umudu var büyük insanlığın
umutsuz yaşanmıyor"
diyor..
İnsanların herşeyini elinden alabilirsiniz, ama umutlarını asla.. Buna hakkınız yok.!
*        *        *
Adana'da yaşayan ve süreci yakından bilen bir gazeteci olarak kabullenemiyorum; en az mağdurları kadar acısını yüreğimde hissediyorum.. Çünkü başınıza gelmesi şart değil, azıcık insan olmanın getirdiği bir hasletiniz varsa yeterlidir..
Üç  kişi yola birlikte çıkmışlardı..
Şimdi..
Seçilmiş Aytaç  Durak açıkta, Mustafa Tuncel mapusta, Zihni Aldırmaz koltukta..
Yol arkadaşlarının mağduriyetinden zerre kadar etkilenmediği gibi tam tersine sürecin uzamasını tetikleyen Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, bu uğurda hiçbir fırsatı kaçırmıyor..
*        *        *
Bir gazete önceki gün çıkan manşet haberinde, Büyükşehir'deki çete davasından yargılanan Mustafa Tuncel'le ilgili olarak "18 Ocak'taki duruşmada tahliye olursa belediyede kaos çıkar.." dedi..
Tüylerim ürperdi, midem bulandı..
Vay sana insanlık.!
İlkeli gazeteciliğe yakışmayan yargısız infaz.. Yargıyı etkilemeye çalışan yargısız infaz.. En önemlisi insanın özgürlük umudunu çalmaya kalkışan yargısız infaz..
Büyükşehir Meclis üyesi Bekir Sıtkı Özer mecliste yaptığı konuşmada, bu insanlık dışı yoruma sessiz kalamadı, "Cezaevindeki bir insana bu yapılmaz.. Yapanlar alçaktır namussuzdur.. Ayıptır, yazıktır, günahtır.." dedi..
Özgürlük manipüle edilecek kadar değersiz midir.?
Tuncel'le ilgili nihai kararı yargı verecek.. Vicdanlar da bu kararı tartacak.. Yargının da vicdanların da varacağı sonuç "yargısız infaz"ın açtığı yarayı kapamaya yetmeyecek..
Ama..
Ağır bir hüküm giyerse Tuncel cezaevinde belki ölecek, ama dışarıdaki bazıları onursuzca yaşamaya devam edecek.!
*        *         *
Önceki günkü Büyükşehir Belediye Meclisi'nde, avukatlığa soyunmuş bir Başkan Vekili gördük.. Ben gitmedim, flaşbellek de gelmedi.. Sadece meclisi izleyen gazeteci arkadaşım Salim Büyükkaya'ya sordum.. Zihni Aldırmaz, meclis üyelerini rüşvet almakla suçlayan AK Parti İl Başkanı Ziyaeddin Yağcı'ya yüklenen Bekir Sıtkı Özer'i uyarmış.. Aldırmaz, "Burada olmayan ve söz hakkı bulunmayan kişilerle ilgili konuşmayın.." demiş..
Bu ne sevgi ya Rab.!
Ziyaeddin Yağcı basın toplantısında meclis üyelerini töhmet altında bırakırken, meclis üyeleri orada mıydı.? Aldırmaz aynı hassasiyeti neden üyelerine göstermedi.? Yağcı'nın dünürüne verdiği ihaleler, karşılığında aldığı siyasi destek bunda etkili olmuş mudur.?
Gördüğünüz gibi;
Adana Büyükşehir Belediyesi'nde yargısız infazdan sonra çifte standart gibi bir olguyla karşı karşıyayız..
Neredesin, ey büyük insanlık.?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder