Demirspor kongresi öncesinde, Mehmet Gökoğlu henüz başkanken
“Dikkat Bank Asya Ligi şakaya gelmez” uyarısında bulunarak kulübün maddi açıdan
içinde bulunduğu karamsar tabloya ve transferdeki ehemmiyete dikkat çekmek
istemiştim.. Umarım yanılırım ama galiba o günlerin eşiğindeyiz..
Şu tartışılmaz bir gerçek..
Kim ne derse desin Adana Demirspor’un perde arkası başkanı
hala Mehmet Gökoğlu olarak kabul ediliyor.!
Camia Önder Serin’e, Turgut Özal’ın Yıldırım Akbulut’u
gözüyle bakıyor.. Dolayısıyla muhtemel bir başarı ya da başarısızlık halinde
faturanın çıkacağı adres te Mehmet Gökoğlu olacak.. Takımı şampiyon yapan
başkanın takım düşüren başkana dönüşmesi ihtimalinin hatalı transfer politikası
ve yanlış teknik direktör tercihi yüzünden gittikçe arttığını belirtmek şart..
Son yılların geleneğinden maalesef vaz geçilmedi..
Transferler geleceğe dönük olmayıp, yılı (aslında günü) kurtarma
çerçevesinde gerçekleştiriliyor.. Geçen yılın genç ve çekirdek kadrosu büyük
ölçüde gözden çıkarılmış, nokta transferler yerine ha bire aynı mevkilere
üstelik 30’unu geçmiş isimler transfer ediliyor.. Güvenç Kurtar’ın talepleri
doğrultusunda Adana Demirspor yönetimi koşan ve dirençli değil kaplumbağa takım
oluşturmaya soyunmuş.. Ergün Kara’nın 5 Ocak Gazetesi’nde kaleme aldığı bu
konuya dair eleştirileri son derece yerindeydi.. Bu takıma bir de yükleme yapıldığı
düşünülürse ayakta kalabilir mi, bence zor..
Örnek mi.?
Bir yılı geçkindir ayağına top değmemiş Hüseyin Şimşir,
Özgür Öçal, Erman Özgür vs.. Allah’tan transferde adı geçenlerden Fatih Tekke’nin
son anda Trabzon’a geri dönme (hem de jübile yapmak üzere) ihtimali belirdi de Adana
Demirspor bir tekaütten kurtuldu..
Tabii bu arada teknik direktör meselesine de değinmek
lazım..
Güvenç Kurtar deniziyle, kumuyla, güneşiyle Kıbrıs’ı pek seven
bir hoca olarak bana anlatıldı.. Öyleyse durum vahimdir, zaten isabetsiz bir
seçimdi.. Bir Adanalı olarak Ercan Albay’ın takımın başında kalmasını çok
arzuladım.. Ama o kişilikli duruş sergileyip şampiyon yaptığı takıma veda
etti.. Rüştünü, tecrübesini ispat etmiş bir teknik direktör olarak, Ercan Hoca’nın
çekirdek kadroyu fazla bozmayıp nokta transferlere yönelerek çok az bir
takviyeyle (dolayısıyla az maliyetle) başarıya koşacağına emindim..
Menajerler, iş bitiriciler ‘Demirspor Bayramı’ ediyordur.!
Bir başka faktör de taraftar baskısı.. Adana Demirspor
kongresinde yaşanan bölünmenin tribünlere de yansıyacağı tartışılmaz.. Sosyal
medyada ‘Yönetim sizinse tribünler bizimdir” sloganları atılıyor.. Muhtemel
başarısızlıkta tribünlerin hedef seçeceği bu yönetimin de Gökoğlu’nun da halini
düşünmek istemiyorum.. Kaldı ki birbiri ardına yapılan yanlışların bir getirisi
olarak, kötü gidişatın muhalefete prim yaptıracağı da kesin.. Bunu arzulamıyorum,
sadece bir gerçeğe işaret etmeye çalışıyorum..
Son söz..
Ülke de, siyasi partiler de, Adana da, belediyeler de, sivil
toplum kuruluşları da, spor kulüpleri de “Ben yaptım oldu” ile yönetilmez.. Gün
olur, garson masaya yüklüce faturayı getirir..
Dost acı söyler..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder