16 Temmuz 2012 Pazartesi

Yağcı "AK Partili üç başkandan da özür diledim"

AK Parti İl Başkanı Ziyaeddin Yağcı, gerek Genel Başkan Yardımcısı ve Adana milletvekili Ömer Çelik ile diyalogunu sorgulayan gerek yönetiminde görev alan Mustafa Özcan ve Mehmet Aslanbaba ile ilgili eleştirileri kaleme yazımdan sonra beni aradı..
Fırsat bu fırsat sorularımı salvoladım..
Yağcı, hem AK Partiler’in hem de Adana kamuoyunun merak ettiği soruları yanıtladı, gerektiğinde kendisi eklemelerde bulunup meselelere ayrıntı kazandırdı.. Bu konuşmayı bire bir telefon görüşmesi olarak röportaj tekniğiyle aktardığımda kafalardaki soruların daha kolay yanıt bulacağına inanıyorum..
-         Sayın başkan Ömer Çelik’le aranızda bir soğukluk, kopukluk olduğu konuşuluyor.. İl başkanlığınıza sıcak bakmadığı iddiası doğru mudur, doğruysa kaynağı nedir.?
-         Kendisiyle ilk kez AK Parti kurulurken tanışmıştım.. Biliyorsunuz ben kurucu üyeyim.. Adanalı bir genç olduğunu söyleyip bizi bir araya getirdiler.. Daha önce tanımıyordum.. Kendisi Tayyip Bey’e yakın duran bir isimdi.. Daha sonra birlikte bir dönem milletvekilliği yaptık.. Kendisinin bana karşı duygularını elbette bilemem ama hiçbir bir sorunumuz yok.. Ben de bir Genel Başkan Yardımcısına rağmen siyaset yapacak kadar acemi değilim..”
-         O halde bu gerginlik ortamı suni midir, ya da perde arkasında neler olabilir.?
-         Ben 2007 sonrası asla siyaset düşünmüyordum.. Mustafa Kebude sonrası il başkanlığı aday adayları Ankara’ya çağrıldı.. Daha önce genel merkezden bazı arkadaşlar bana öneride bulunmuştu ama kabul etmemiştim.. Sayın Başbakan aday adayı arkadaşları tek tek kabul edip görüşmüş.. Sonra hepsini birlikte makamında toplayıp yeni il başkanı olarak benim adımı kendilerine deklare etmiş.. Grup halinde sevinmişler.. Başbakanımız aynı gece beni evimden arayıp hayırlı olsun dedi.. Görevden kaçamazdım.. Bilahare bu arkadaşlarımızın tamamını, Hıdır Bahçe’yi de il yönetimine alıp tarafsızlığımı sergiledim.. Genel Başkan Yardımcımız Ömer Çelik de bu meseleye vakıftır.. Hatta kendisi beni ilk tebrik edenler arasındadır..”
-         Sayın Başkan sorumun yanıtı hala gelmiş değil..
-         Bakın sayın Pekmezci.. Dediğim gibi sayın Çelik’in beyninin içini okuyamam ki.. Ama bana karşı hep sıcak ve samimi davrandığını düşünüyorum.. Sayısız kez görüşmüşüzdür.. Bununla birlikte Ömer Bey adına hareket ettiğini öne sürenler prim yapmak adına Yağcı gitti gidecek dedikodusunu yayıyor.. Ama daha çook beklerler..”
-         Peki, gelelim İl Danışma Meclisi toplantısına.. Sayın Çelik’in rahatsızlığı yüzünden gelmediğini söylediniz ama aranızda buzdan duvarların varlığı iddia ediliyor..
-         Danışma Meclisi’nin tarihini Ömer Bey bizzat belirledi.. ‘Ramazan ayından önce yapalım bitirelim’ dedi.. Bu arada belinden rahatsız olduğunu söyledi.. ‘İnşallah çıkar gelirim’ şeklinde konuştu.. Ancak Perşembe gecesi rahatsızlığının çok nüksettiğini ve doktorunun izin vermediğini bildiren bir mesaj attı.. Bütün mesele budur.. Kırgınlıkla falan bağdaştırmayın.. Diğer milletvekili arkadaşlarımız zaten tatildeydi.. Yorucu günler geçirmişlerdi.. Altında başka sebepler aramak hata olur..”
-         Danışma Meclisi toplantısının sönük geçtiği de konuşuluyor.. Hatta bir dizi organizasyon hatasından söz ediliyor..
-         Yaz aylarına denk gelmesi elbette olumsuz etki yapabilir.. Ama çok görkemliydi katılım da iyiydi bana göre.. Siz gelmediğinizi söylediniz.. Keşke gelseydiniz de buna şahitlik etseydiniz..”
-         Sayın Yağcı, AK Partili ilçe belediye başkanlarının büyük kongre delegesi yazılmamasını etik buluyor musunuz.? Size bu konuda herhangi bir telkin oldu mu..?
-         Olmadı ama genel merkezden gönderilmiş bir kongre delegesi yazım tavsiye mektubu vardı.. Onu size de göstermek isterim.. Ama isim bazında değil.. Aynen bu sıralamaya göre AK Parti kongre delegelikleri yazıldı.. Hatta ben il başkanı olarak zaten oy kullanacağım için beni yazmamalarını istedim.. Delege listesini Mehmet Aslanbaba arkadaşım tavsiye mektubuna göre kaleme aldı.. Ama yedek listeye denk gelseler de ilçe belediye başkanlarımızın oraya yazılması şık olmadı..”
-         Neden müdahale etmediniz..? Belki de partili belediye başkanlarını yazmayan tek il Adana’dır.. Yazmış olsaydınız neden yazdınız denmezdi sanırım..
-         Ben o sırada sayın genel başkanımızla birlikte Hilton Oteli’ndeydim.. Dediğim gibi Mehmet Aslanbaba’nın acemiliğine denk geldi.. Ben yoğunluktan meseleyi atladım.. Ama en azından başkanlarımızın yedeğe yazılmayıp incinmelerinin önüne geçilebilirdi..”
-         Telafisi zor bir mesele olsa gerek.. Belediye başkanlarının Mehmet Aslanbaba’nın kellesini istemesi bu yüzden galiba..
-         Buna kelle istenmek denmez.. Şık ta olmaz.. Ancak başkanlarımız tabi iki sitem ettiler.. Ben de Seyhan Belediye Başkanımız Azim Öztürk’ün makamında bir kahvaltı tertip edip üç başkanımızı da davet ettim.. Hepsinden de yaşananlar için defalarca özür diledim.. Meselenin orada kapandığını düşünüyorum..”
-         Özür dilendiğine göre ortada bir hata, eksiklik söz konusu demektir..
-         Şöyle ki.. Siyaset acemisi olmayan birisi olarak ben bile konuyu atladığıma göre siyasette yeni olan Aslanbaba’nın halini varın siz düşünün.. Ama art niyet asla yok..”
-         Hem il yönetiminde hem de camiada bu iki isimden fevkalade rahatsız olanlar var.. Sizce sebebi nedir.? Ateş olmayan yerden duman çıkar mı.?
-         Mustafa Özcan arkadaşımı işçi alımları konusunda yetkilendirdim.. Şimdiye kadar taşeron kadrosuna ancak 35 kişi falan alındı.. Özcan’ın bu yetkisini kendi çıkarına yonttuğunu düşünmüyorum.. Aslanbaba mevzusuna gelince.. Onu az önce konuştuk.. Ortada bir sorumlu varsa benim.. Aslında onları bahane edip benimle mücadeleye yeltenenler var.. Şaha gücü yetmeyen vezire saldırırmış..”
-         Bu iki ismin AK Parti’deki geleceği ne olacak.? Masa etrafında buluşup konuyu görüştünüz mü.?
-         Mustafa Özcan ve Mehmet Aslanbaba yazınızın yayınlandığı gün yanıma geldiler.. ‘İstifa etmeyi düşünüyoruz’ dediler.. Kabul etmedim.. Yol arkadaşlarımı asla satmam.. Taaa ki yanlışları olana kadar..Yanlışlarını gördüğümde tabii ki gerekeni yaparım..”
-         Gerginlik buralara kadar tırmanmışken AK Parti il yönetiminde bu huzursuzluğun son bulacağı konusunda iyimser misiniz.? Partinin Adana’da büyümesi noktasında Mustafa Özcan ve Mehmet Aslanbaba ikilisi sorun olarak hatta çıbanbaşı olarak kabul ediliyor..
-         Yok öyle bir şey yok.. Ortada huzursuzluk gerginlik falan yok.. Her şey yolunda.. Sadece kaşımaya çalışanlar, beklentileri olanlar olabilir; ama istediklerini elde edebileceklerini sanmasınlar.. Biz ilçe ilçe dolaşıp AK Parti’yi daha da büyütmek için çalışıyoruz..”
Aynen böyle oldu.. 45 dakikalık konuşmaya bu meseleleri sığdırdık.. Takdir AK Parti ve Adana kamuoyunun..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder