27 Haziran 2012 Çarşamba

CILIZDAROĞLU..


Manşetle geldi..
Bir gün önce ‘istemiyorum’ derken bir gün sonra genel başkanlık sevdalısı oluverdi.. Çünkü küresel güçler dünyayı yeniden dizayn ederken, etnik yapısı ve Cumhuriyet’e bakışını nazara alıp onu CHP’nin başına oturttular.. Adamlar zeki.. Onun önderliğindeki CHP’den AK Parti karşısında hiçbir nane olamayacağını biliyorlardı..
Nitekim gününe göre CHP ya yerinde sayıyor, ya da dip yapıyor..
Çünki CILIZDAROĞLU..
Lügatında yok yok..
Her şeyi o biliyor, her sorunun çözümü onda.. Türkiye için tek çare o, onun adı Kemal.. Mamafih sokaktaki adam öyle düşünmüyordu..
12 Haziran’da bir tek gökteki kuşu vaat etmedi yine de muhalefette kaldı.. Deniz Baykal partiyi bıraktığında vallahi CHP daha iyi durumdaydı.. Vatandaş ona inanmadı; hiçbir şey vermeyeceğini söyleyen Tayyip Erdoğan’a güvenmeyi tercih etti.. Lügatında var olanların hiçbiri icraatta para etmedi..
Vah CILIZDAROĞLU..
Kötü de bir kopyacı..
Bu denli renksiz, soluk, zayıf siyasi kimliği gündem belirlemede de kendini gösterdi.. Başbakan ne konuşursa ertesi gün ona cevap yetiştirmeye çalıştı.. Papağanlar bile ara sıra farklı konuşur.. Yeni hedefler belirlemektense Recep Tayyip Erdoğan’ın gündemlerinin peşinde koşmaktan yoruldu..
Suriye meselesi hariç..
Savaş çığırtkanları korosuna katıldı.. “Emperyalizmin uşağı olmayalım..” demektense, “Y’Allah  Suriye’ye..” saflarındaki yerini aldı.. AK Parti bile daha aklı başında davranırken, anketlerde halkın yüzde 80’i savaşa hayır derken, o ne dediğini bilemiyordu.. Sandı ki AK Parti’ye kuyruğuna takılıp kıyak çekerse vatandaş kendisine oy verecek..
Maalesef CILIZDAROĞLU..
Adana’ysa tam bir rezalet..
İl kongresi sürecinde yaşananlar genel merkez politikalarının adeta aynasıydı.. Curcuna, her kafadan bir ses, ben yaptım olduculuk..
Üç adam kafa kafaya verip yönetimi ele geçirdi.. Buna karşın o gerçek partililerin ve her seçimde CHP’nin dinamosu olmuş Arap camiasının partiden tasfiye edilişine göz yumdu.. Toroslar, ovalar inledi sadece ondan ses çıkmadı.. Çünki kendine asker kurultay delegeleri gönderilsin yeterdi.. Partinin tapusu ve genel başkanlık onun olsun da, Adana’dan kime ne.?
Haris CILIZDAROĞLU..
Ya Ev Hapsi.?..
Apo için önerisi onun öz kimliğine bire bir uygundu.. Tersi kesinlikle beklenemezdi, zira manşetler aracılığıyla oturtulduğu koltuğun hakkını vermesi gerekiyordu.. Görevini layıkıyla yaptı.!
KCK operasyonlarından sonra yaşanan görüntüleri de Türkiye unutmadı ki.. BDP’lilerden önce onun CHP’deki kurmayları geçmiş olsuna koştu.. Şimdi haksızlar mı, “CHP-BDP-PKK Elele..” diyenler.?
Yazacak şey çok da bunlar yeter, hatta artar bile..
Türkiye’ye biçilmiş kaftan;
Alın CILIZDAROĞLU..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder